2 Şubat 2014 Pazar

İlk Çıkma



Bu ilk çıkma olayı tamamen bir sırat köprüsü gibidir. Geçerseniz sizi kimse tutamaz, düşerseniz olayınız biter. O yüzden çok dikkatli olmanız gerekir. Burada dikkat edilecek noktaları da size söylüyorum. Siz bu yazıyı bitirdikten sonra hala kız tavlayamadıysanız gözüme görünmeyin! Neyse ne demiştik? Heh! Bakın bu ilk çıkılan gün inanılmaz önemlidir. Öncelikle kıza ''hadi yarın şuraya gidelim mi?'' sorusunu yöneltmeden önce yapmanız gereken çok önemli bir şey var. Kızla nereye gideceğinize karar verin! Büyük ihtimalle kızla gidilecek çok fazla yer bilmiyorsunuzdur. Olsun, bilmemek değil öğrenmemek ayıp. Kızla gideceğiniz yere karar verirken şunlara çok dikkat edin:




1. Kızla ilk buluşmanızda sakın yemeğe gitmeye kalkmayın. Bunun bir sürü sebebi var! Birincisi zaten kızın yanında hiç bir şey yiyemezsiniz. Ağzıma ketçap bulaştı mı? Ulan bu garson niye benim manitaya bakıyor? Niye bu restaurantta peçete yok? Bir şey söylesem kızın iştahı kaçar mı acaba? Ve bunun gibi binlerce soru yemek boyunca beyninizde yankılanır. Bunun çok doğal bir sonucu olarak panik yaparsınız ve korktuğunuz başınıza gelir. Yani ağzınıza ketçap bulaşır, üzerinize yemek dökersiniz, içecek bardağını devirirsiniz ve bütün bunların sonucunda kız sizi (haklı olarak) daha ilk buluşmada terk eder. O yüzden bunu aklınızdan çıkarın. Hatta benim tavsiyem sadece ilk buluşmada değil, kız ''Hadi yemeğe gidelim'' demeden hiçbir zaman bir yere yemeğe gitmeyin. Gidecekseniz de fast food bir restauranta gitmek ve hamburgeri ketçapsız ve mayonezsiz yemeniz sizin için en hayırlısı.




2. Kızların hepsi inanılmaz lüks yerleri severler. Ve hepsinde yabancılara (özellikle avrupa) hayranlık vardır. O yüzden ilk buluşmanız için en ideal yer Avrupai bir şekilde dizayn edilmiş bir Cafe'dir. Eğer İstanbul, Ankara ya da İzmir'de oturuyorsanız böyle bir cafe bulmak çok kolaydır. Özellikle İstanbul'da, Kadıköy ve İstiklal caddesinde adım başı böyle yerler vardır. Böyle bir Cafe'de sizi en çok zora sokacak 2 şey vardır:




a. Fiyat listesi!: Cafe'de 2-3 saat oturup bütün bir haftalığınızı oraya bırakmak sizin canınızı oldukça sıkacak.




a. Etraftaki güzel kızlar!: Böyle Cafe'lere gelen kızlar o kadar güzeldir ki kafayı yersiniz, sakın ilk çıkmanızda başka kızları kesmeyin. Kızı delirtirsiniz. Kız da sizi terkeder. Bu arada belirtilmesi gereken bir diğer nokta da bu gibi cafelerin % 90' ına girebilmek için sevgilinizin (ya da başka bir kız) olması gerektiğidir. Burada nasıl davranacağınızı ise ''Cafe'de nasıl davranılır?'' bölümünde uzun uzun inceleyeceğiz.




Kızla buluşacağınız yerle gideceğiniz cafe arasında asla fazla mesafe olmasın! Yok yere bir de taksi parası vermeyin.




Kıza sakın "Şu cafeye gideceğiz" demeyin. Önce kıza ''yarın buluşup gezelim mi?'' diye sorun. O da size ''Nereye gideceğiz?'' sorusunu yöneltecektir. Siz de ''Sen bilirsin ya! Bana her şey uyar'' rolüne girin. Kızlar bu role karşılık genelde ''Sen karar ver'' der. Ama bazı kızların (nadir de olsa) "şuraya gidelim, orası çok güzel" dediği de görülmüştür. Eğer kız "Sen karar ver" derse sizin zaten hazırda gitmeyi düşündüğünüz bir cafe var! Ama kız "Şuraya gidelim!" derse, hemen dediği yere gidin ve bir ön araştırma yapın. Bunun neden gerektiğini ise bir örnekle açıklayayım! Hadi diyelim ki siz oraya ilk defa gidiyorsunuz. Garson geldi ve "Ne alırdınız" diye sordu. Sizde mesela kahve söylediniz. Kahve geldi ama fincanın yanında şeker yok. Ne yapacaksın şimdi? Yanında kız var, o yüzden garsona "Abi bana şeker getirir misin?" de diyemezsin. O acı kahveyi içmek zorunda kalırsın. Zaten heyecanlısın! Ama bir gün önceden aynı Cafe'ye gitmiş olsaydın bu Cafe'de şekerin masada bulunduğunu biliyor olacaktın. Yanında kız olduğu için heyecandan göremedin. Dediğim gibi, benim sözümü dinle ve kız böyle bir şey derse git ve Cafe'yi bir kontrol et.




Kızla buluşacağınız saati çok iyi seçin. Bu kızların hepsinin akşam ezanı okunurken evde olma mecburiyeti vardır. O yüzden en geç öğlen 1'de buluşun.




O gün ne giyeceğinize çok önceden karar verin. Sonra bi eau toillete (bak parfüm değil) alın. Bu size çok lazım olacak! Ben orjinal Brut'ü tavsiye ederim. Sakın eau toillete'i fazla sıkmayın, çünkü bunun tek özelliği kokusunun erkekler tarafından alınamaması. Ve fazla sıkarsanız kızı rahatsız edersiniz.




Son olarak, ilk buluşmaya giderken sakın yanınızda prezervatif götürmeyin. Nasıl olsa hiçbir şey yapamayacaksınız. Verdiğiniz paraya yazık.




Şimdi artık kızla çıkmaya hazırsınız.




6. CAFE'DE NASIL DAVRANILIR...




Tüm bunları uyguladıktan sonra olayın pis kısmına gelmiş bulunuyoruz. Cafe'ye gittiniz. Kapıyı açın önce kız geçsin! Sonra uygun bir yer bulup oturun. Kızla havadan sudan ilk muhabbeti yapın. Bu sırada garson çoktan gelmiş olacak. Size büyük ihtimalle ansiklopedi gibi birer menü verecekler. Bu tarz cafelerde en uyuz konu "ne alacağım lan ben şimdi?" sorusudur. Bunu da açıklıyorum! Sakın kıza hava atacağım diye bilmediğiniz bir şey ısmarlamayın! Mesela Guatemela Kahvesi diye bir şey gördün ve onu istedin diyelim. Direk babalara gelirsin! Çünkü bu kahve filtre kahvedir ve özel bir makineyle birlikte masaya gelir. O makineye 5 dakika sonra basıp kahveni fincana koyarsın. Ama eğer biraz fazla basarsan makine fışkırır. Bu da kızın sizi terketmesi için yeterli bir nedendir. Neymiş? bilmediğimiz şeyleri söylemiyormuşuz. Ayrıca erkekler tarafından yapılan en büyük aptallıklardan biri de kız bir şey istedikten sonra "aynısından" demektir. Sakın böyle bir şeye kalkışmayın. Siz en iyisi menüyü uzun uzun inceledikten sonra çay içmek istediğinizi söyleyin! Garson "Ne çayı?" diye sorarsa "Rize çayı" diyin bu hem kızı güldürür, hem de Rize çayı güzel bir çaydır. Niye içeceklerden bahsettiğimizi de açıklayayım. Bu tarz Cafe'ler inanılmaz pahalıdır. Yani az önce söylediğiniz çay bile sizi finansal açıdan göçertir. O yüzden başka bir şeye özenmeyin. Efendi gibi çayınızı için! Siparişinizi verdiniz, sıra geldi konuşulacak konulara. Öncelikle konuşurken sürekli gözlerinin içine bakın! Ve sakın masadaki bir şeyle oynamayın. İlk bir kaç dakika geyik yapın, okuldan, derslerden bahsedin! Sonra da o gün neden orada olduğunuzu kıza açıklayın. Yani ondan ne kadar çok hoşlandığınızdan falan bahsedin. Ama sakın bu sırada geyiğe vermeyin. Kız en geç bu dakikalarda sizin ondan önce kaç kızla çıktığınızı soracaktır. Hiç tereddüt etmeden "15-16" diyin. Kız zaten bu eski ilişkileri umursamaz ama ola ki sorarsa ikinci kuralımızı uygulayıp uydurun. Kesinlikle uydurduğunuzu düşünmeyeceklerdir. Ama mesela tutup ta kıza gerçeği söylerseniz, yani ilk çıktığınız kızın o olduğunu öğrenirse direk olarak sizi terkeder. Kızlar acemi erkekleri hiç sevmez. O yüzden siz beni dinleyin ve uydurun.




Kızla ilk buluşmanızda aşağıdakine benzer bir konuşma yapın. "İnan her an seni düşünüyorum, o güzel gözlerini düşündükçe tarifi imkansız bir huzur doluyor içime, hele gülüşün yok mu; karanlık gecelerin soğuk rüzgarlarında donmaktan koruyabilecek tek ateş misali ısıtıyor içimi. Birden hayatım değişti, inan senden önce bu kadar fazla ilişkim olmasına rağmen hiç kimseyi bu kadar sevmedim. Ne olur sen son ol. Diğerleri gibi ihanet etme bu büyük sevgime..." Bunu uydurabilme kabiliyetinize göre arttırın. Kızın gözlerinin içinin parladığının ve gitgide size daha yakın davranmaya başladığının farkına varacaksınız. Bu konuşma kızın sizi aklından çıkaramamasını sağlayacak olan bir bilinçaltı komutudur. Denenmiş ve sonuçlarda herhangi bir aksaklığa rastlanmamıştır. Yalnız bu konuşma kızın sizi en fazla iki gün düşünmesini sağlar, daha sonra kız bunların hepsini unutur (salakların beyin kapasitesi biz erkekler gibi yıllar önce olan bir konuşmayı bile hatırlayacak kadar geniş değildir) Bu yüzden konuşmanın 2 günde bir tekrarlanması ilişkinin geleceği açısından çok önemlidir.




Bayağı bir konuşup kızın eve gidince de sizi düşünmesini sağladıktan sonra artık cafeden ayrılma vakti gelmiştir. İşte olayın en pis tarafı! Nasıl hesap isteyeceksin? Garsonu masaya çağırıp alçak sesle " Hesabı alabilir miyim?" deyin. Kız milleti hesap gelince hemen atlar "Ben veriyim " diye. Sakın bunu ciddiye almayın. Kesin trip yapıyordur. Kız milleti gittiğiniz her yere hesabı sizin ödeyeceğinizi düşünerek gider. Ama hesap geldiğinde ezilmemek içinde "Ben vereyim" rolüne girerler. Bunun her zaman rol için yapıldığını sakın unutmayın. Hesabı özellikle ilk seferde mutlaka siz ödeyin. Kız kesinlikle itiraz edecektir, bu durumda da ,eğer kız çok ısrar ederse "Bir dahaki sefere sen ödersin" deyip konuyu kapatın.




7. KUMPAS KURMA




Tamam, kızı tavladınız, bir kere çıktınız ama daha adam olamadınız. Şimdi sıra geldi kıza kumpas kurma yöntemlerine! Zira siz bu kadar şeyi gidip kızla cafede bir bardak çay içmek için yapmadınız herhalde) Sizin amacınız baştan beri belli. Şimdi gelelim bu amacınızı gerçekleştirmeniz için gereken taktiklere.




Öncelikle bilmeniz gereken şey; sizin daha önceden erotik içerikli gazetelerin verdiği eklerde ve çeşitli porno dergilerin forum köşelerinde okuduğunuz fantezilerin gerçek hayatla hiçbir alakası olmadığıdır. Bunlar tamamen uydurma şeylerdir. Kız asla ve asla size kumpas kurup sizi eve atmaz. Bunu sizin yapmanız lazım.




Kızla sevişmek istiyorsanız kızların her zaman için "Millet görse ne der?" kaygısı sahibi olduklarını kesinlikle aklınızdan çıkarmamalısınız. Bu yüzden daha önce de söylediğimiz gibi; sakın kızı topluma açık mekanlarda taciz etmeyin. Daha da önemlisi kızı sakın kendi arkadaşlarının yanında taciz etmeyin. Zaten isteseniz de yapamazsınız. Bunu bilen kız milleti, genellikle sizinle baş başa kalmamak için elinden geleni yapar ve buluşmalarınıza genellikle kendisinden çok daha salak bir arkadaşıyla beraber gelir. Kızı yalamak istiyorsanız öncelikle bu ultra salak arkadaşı (ki biz buna halk arasında kuyruk diyoruz) egale etmek gerekir. Bunu yapmak için en kolay taktikleri de açıklıyoruz.




Kız buluşmalarınıza yanında kuyrukla geliyorsa "kısasa kısas" deyin ve siz de buluşmalarınıza kankanızla beraber gidin. Bu kankanıza gitmeden önce "oğlum benim manitanın bi kız arkadaşı var; ben onu sana ayarladım ama iş artık tanışmanıza kalıyor. Kız biraz salak gibi gözüküyor ama bakma sen, benim hatun onun için "inanılmaz azgın" dedi. "Bu kıyağımı da unutma heee!" şeklinde gaz verin. Tamam kabul ediyoruz bu biraz ****liğe girer ama napalım artık. Bu kankanızla birlikte gittiğiniz buluşmanızda, kızı "Gel bakayım sana ne anlatacağım" şeklinde bir hitap şekli kullanarak soteye çekin. Ondan sonra yavaş yavaş saçlarını okşayıp kulağına onu ne kadar çok sevdiğinizi fısıldayın. Önemli not: Sakın kızın kulağına tükürme gafletine düşmeyin. Sonra yavaş yavaş ellerinizle kızın boynunu okşayın. Bu sırada kızın kulağına onunla ne kadar mutlu olduğunuzu fısıldayın. Bu sırada yılların abazanı bünyeniz daha bir azacak, vücudunuzdaki bütün kan aynı yere toplandığından dolayı beyninize kan gitmeyecek ve düşünemeyeceksiniz. O yüzden şimdiden hatırlatıyoruz. Sakın ola bu esnada fazla ileri gitmeyin. Siz zaten az önce yaptıklarınızla kızı azdırdınız. Kız eve gittiğinde sürekli sizin dokunuşlarınızı düşünecek ve kendinden geçecektir. Ama şu an sizin dönmenizi bekleyen iki büyük soruna sahipsiniz: Kankanız ve ultra salak kuyruk) Onları daha fazla bekletirseniz kıllanır ve yanınıza gelirler. Bu da sizin açınızdan çok kötü olur. Siz nasıl olsa amacınıza ulaşıp, kıza "seninle yatmak istiyorum" bilinçaltı mesajını verdiniz. Eğer buluşmalarınıza kuyrukla geliyorsa bu problemi de aştınız. Ama kumpas kurma taktikleri burada bitmiyor tabii ki.




Kızlar genellikle ne kadar azgın olurlarsa olsunlar, (ki hepsi zannettiğinizden daha azgındır) bunu size belli etmemek için ellerinden gelen her şeyi yaparlar. Ama kızı bir şekilde tufaya getirip, toplum içerisinden uzaklaştırıp baş başa kalmayı başarabilirseniz hayatınızın en büyük dumurunu yaşarsınız. Çünkü bu salak kız milleti etrafınızda başka birileri varken sürekli "ayy yapma lütfen!" tribine girmelerine rağmen baş başa kaldığınızda resmen üstümüze atlarlar! asıl iş kızla gerçek manada baş başa kalabilmektedir. Bunu nasıl yapacağınızı da açıklıyoruz.




8. KIZ EVE NASIL ATILIR?




Kıza bir şekilde kumpas kurup eve attınız mı işiniz kolaylaşır. Ama kıza "hadi gel eve gidelim" diyemezsiniz. Bunu dolaylı yollardan söylemeniz lazım. Ama öncelikle halletmeniz gereken bir sorun var; o da kızı hangi eve götüreceğiniz. Yani çoğunuz hala ailesiyle yaşıyor ve genellikle bu ebeveynler evi boş bırakmazlar. Yapabiliyorsanız kendi evinizi boşaltıp kızı kendi evinize getirmeniz en mantıklı şeydir. Ama çoğunuzun böyle bir imkanı yok. Ama yinede yapmanız gerekenleri biliyoruz.




Evi boşaltamayacaksanız, elinizde tek bir çözüm var; o da kızı başka bir arkadaşınızın evine götürmektir. Bu arkadaşınızın yalnız yaşayan bir tip olması menfaatiniz icabıdır. Ama bu yalnız yaşayan arkadaşınız size evi hemen "Buyur abi ne demek " şeklinde şak diye vermeyecektir. Önce bu arkadaşınızın gönlünü almalısınız. Açıkçası rüşvet vermelisiniz. Kızı götürmeden önce, gidip bayağı bir içki, meze falan alıp arkadaşınızı ziyarete gidin. Sizi kapıda elinizde poşetlerle gören arkadaşınız amacınızı dank diye anlar. Ama size belli etmez. Arkadaşınızla muhabbete başlayın. Bir yandan için, bir yandan geyik yapın. Bu sırada arkadaşınıza müjdeli haberi verin. Ama bunu emrivakiye getirin ki herifin itiraz etme şansı kalmasın. "Oğlum ben bu hafta sonu buraya kız atacağım, sorun çıkmaz değil mi?" sorusu bu iş için en ideal cümledir. Herif alkolünde verdiği yavşamayla kesin kabul eder. Sonra arkadaşınızla vedalaşıp evden ayrılın. Sakın herife "oğlum evi topla heeee" şeklinde bir şey söylemeyin. Herif "he he" diyecektir. Ama siz kızla geldiğinizde evi yine aynı halde görürsünüz. Kızla gideceğiniz evin temiz olmasını istiyorsanız, o gün erkenden eve gidip arkadaşınıza gaz vererek birlikte evi toplamalısınız. Neyse artık ev sorununu hallettik. Ama şimdi karşımızda daha büyük bir sorun var. Kızı o arkadaşınızın evine nasıl götüreceğiz?




Bunun için en kolay yol kıza o en samimi(!) arkadaşınız hakkında atıp tutmak ve kızın o arkadaşınızı merak etmesini sağlamaktır. Unutmayın insanın başına ne gelirse meraktan gelir. Şimdi kızın yanına gidin ve "Bizim bir arkadaş var Ahmet diye, bu var ya manyak bir tip. Herif resmen aşmış. Cem Yılmaz falan hikaye. Bu bir başlıyor anlatmaya biz gülmekten kırılıyoruz. Nerden buluyor çok merak ediyorum valla. Ayrıca sadece komik olsa yine iyi. Aynı zamanda şakır şakır İngilizce, Almanca ve Fransızca konuşuyor. Bilgisayar desen zaten olayı bitirmiş. Hele bir gitar çalıyor var ya, görsen kafayı yersin..." gibi uzayıp giden bir hikaye uydurun. Emin olun kız bunları duyunca içten içe Ahmet'i(!) merak edecek ve bunu size "iyi, tanıştır o zaman bizi" şeklinde yansıtacaktır. Siz de hemen "Bir gün ona oturmaya gideriz zaten yalnız yaşıyor" diye cevap verin. Kız ne diyeceğini şaşıracak. "Gitmeyelim" diyemez, çünkü tanışmayı o istedi. İşte bu kadar. Sıra geldi kızı Ahmet'e oturmaya(!) gitmeye ikna etmeye.




Yine bir gün kızla buluşun. Ama o buluşmanıza her zamankinden çok daha hazırlıklı gidin. Cüzdanınızda mutlaka bir prezervatif olsun. Ben size üzerinde mavi Porshe resmi olan Durex marka prezervatifi öneririm. Çünkü resmen en iyi prezervatif bu. Tabi ki Durex bize reklam için para vermedi, biz sizin iyiliğiniz için bütün hepsini denedik. En iyi performans bunda. Peki prezarvatifleri test ederken hangi kıstasları mı kullandık? En önemlisi hissedilmektir. Çünkü hissedebilmek her şeydir))) Valla Durex'ten reklam için para almadık lan. Ayrıca prezervatif bütün süper marketlerde ve eczanelerde bulunuyor. Ama bize gelen maillerden öğrendiğimiz kadarıyla çoğu arkadaşımızın prezervatif satın almaktan utandığı gerçeği var. Böyle bir sorununuz varsa gidin bir süper markete bir kaç bir şey alın ve sepete bir kutu da prezervatif atın. "Fiyat niye bu kadar pahalı" diye sormayın. Unutmayın; kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez. Neyse bu konuda unutmamanız gereken son şeyse prezervatifi kızın yanına kutuyla götürmemektir. Biz denedik. Çok feci ürküyorlar))) Cüzdanınızda bulunması gereken diğer önemli şey ise en az iki adet sigara. Çünkü birazdan arkadaşınızın evinde sigara bitecek (niye acaba?))) ) ve siz kızla seviştikten sonra mutlaka sigara içmek isteyeceksiniz. O yüzden bunu sakın ihmal etmeyin. Bu buluşmanıza giderken ayrıca manyak bir eau de toilette alıp sıkmanızı tavsiye ederiz. Artık hazırsınız. Bir cafeye gidip oturun falan. Ama bu sefer buluşacağınız yer arkadaşınızın evine çok yakın olsun. Cafe'de biraz takılıp çıkın. Sonra yine kıza "Biraz yürüyelim mi?" şeklinde gaz verin. Yürürken gideceğiniz istikamet tabii ki arkadaşınızın evi olacak. Siz zaten arkadaşınıza o gün geleceğinizi söylemiştiniz. Arkadaşının evinin önüne geldiğinizde kıza "Dur bir arkadaşa uğramam lazım" şeklinde bir şey söyleyip arkadaşınızın evine girin. Sonra arkadaşınız sizi görünce gelin bir kahvemi için rolüne girsin. Bunu da daha önceden arkadaşınıza söyleyin. Siz içeri girince kıza "İşte sana sürekli bahsettiğim kanka var ya, işte bu o" diye arkadaşınızla kızı tanıştırın. Burada unutmamanız gereken en önemli şey kızın evde asla bir şey içmeyeceğidir. Bunun nedeni ise, sadece Türk filmlerindeki eve atılan kızın çayına, uyku ilacı atıp kızın ırzına geçme sahneleridir. Dünya üzerinde hiç bir uyku ilacı kızı o derece uyutamaz. Ama kız milleti bu salak yeşilçam senaryolarına hiç kuşkusuz inanırlar. Ne kadar salak olduklarını buradan anlayın artık. Sakın kıza bir şey içmesi için ısrar etmeyin. Neyse arkadaşınız bir kaç dakika sizle birlikte takılsın. Ve aniden evde sigara bitsin. Nasıl yapacağınız size kalmış. Sigara bitti bahanesiyle arkadaşınız bir koşu markete kadar gidip bir paket sigara alsın gelsin. Tabi, herif köşedeki markete kadar gitmek üzere evi terkedecektir. Bundan sonra işiniz çok daha kolay.




Şimdi asıl işiniz başladı. Arkadaşınız gittikten sonra kıza biraz daha yanaşın. Kendini geri çekiyorsa hemen ısrar etmeyin. Biraz saçlarını okşayın ve kulağına tatlı aşk sözleri fısıldayın. Bu kız milletini inanılmaz tahrik eder. Kızın yüz ifadelerine çok dikkat edin. Kızın yüzü kızarmaya başlamışsa kıvama gelmiş demektir. Yavaş olun. Olayı abartmayın. Sonra yapışın dudaklarına. Daha önce hiçbir kızla öpüşmemiş olmanız sorun değil. Kız bunu asla anlayamaz. Anlıyorsa zaten çok şanslısınız, birazdan şov başlıyor. Kız sizin yaptığın her harekete "yapma lütfeeeen" şeklinde yanıt verir. Sakın bunu ciddiye almayın. Bu en meşhur kız rolüdür. Kız ne kadar profesyonel olursa olsun, bu rolü her zaman yapacaktır. Neyse kızı öperken yavaş yavaş altınıza alın ve devam edin. Bu sırada kız kendinden geçecektir. Eğer bu ilk olayınızda ciddi manada bir ilişki yaşayacağınızı sanıyorsanız kesinlikle yanılıyorsunuz. Zira kız siz biraz ileri gidince "Yapma lütfen ben bakireyim" moduna girerler. Bu durumda da sizin bütün iştahınız kaçar. Olay orda biter. Şimdi çıkarın cüzdanınızdan sigarayı ve bir sigara yakın. Sonrada kıza dönüp "seni seviyorum" deyin. Siz ilk seferlik bu kadarla yetinin. Gerisi gelecektir. Artık sık sık bu arkadaşınıza uğrayacaksınız. Bundan şüpheniz olmasın. Peki niye gidip prezervatif aldık diye soranlar için söylüyorum; kızların ne zaman ne yapacakları asla belli olmaz, ya kız verseydi... Sen her zaman tedbirli ol da. Bu durumdayken her kız tabii ki yukarıda anlattığımız kadar çabuk ikna olmaz. Yukarıda anlattığımız şey olayın en iyi ihtimalle nasıl gelişeceğiydi. Şimdi biraz daha negatif şeylerden bahsedebiliriz. Kızın yapacağı en büyük kıllık, "Lütfen yapma! daha hazır değilim" cümlesidir. Bunun öztürkçesi "Ben senin gibi ne abazanlar gördüm, dur biraz da kendimi naza çekeyim" dir. Bu sözü söyledikten sonra kızın üstüne gitmek kızın sizden soğumasına neden olacaktır. Siz bunu duyduktan sonra hiçbir şey yokmuş gibi davranın. Bu eve bir dahaki gelişinizde mutlaka amacınıza ulaşacaksınız. Güvenin bize ve biraz sabredin.




Diğer bir kıllık ise "Ben senin bildiğin kızlardan değilim" cümlesidir. Bu cümle genellikle salaklık ve abazanlık derecesi eşit kızlar tarafından sarfedilir. Bu cümlenin öztürkçesi ise "Bak ben senden 10 kat daha fazla istiyorum, ama biraz yaparsam kendimi tutamam ve gerisi gelir, o zaman da annem duysa kızar, babam duysa keser" dir. Bu durumda kızın üzerine gidilebilir. Kız sizi ittirip "Tamam yeter lütfen" deyinceye kadar abartılabilir. Daha fazla ileri giderseniz tokat yersiniz. Sizinde rahatlıkla tahmin edebileceğiniz gibi kızın burada sizi sürekli reddetmesinin nedeni kendine hakim olamamaktan korkmasıdır. Kızların üzerinde toplumsal baskı zannettiğinizden çok daha fazladır. Ve böyle bir korku taşımaları çok normal. Ama bir kaç kez bu eve geldikten sonra olaya en çok adapte olan kızlarında bunlar olduklarını belirtmekte fayda var.




Kızların yaptıkları en alışılmış şeyler bunlardır. Ama bazı salaklar (Salaklık derecelerine bağlı olmak üzere) daha değişik bahaneler uydurabilirler. Sizin bilmeniz gereken tek şey, kız orada ne söylerse söylesin trip yaptığıdır. Ancak tek bir cümle doğru olabilir o da biraz seviştikten sonra söyleyecekleri "Bugün olmaz!" cümlesidir. Eğer kız bu cümleyi kurduysa harbiden o gün olmaz. Bu cümlenin öztürkçesi ise "Regl oldum" dur. Ve bu gayet doğal bir kızsal mazerettir. Eğer kız bunu söylediyse sakın üstüne gitmeyin ve günün tarihini mutlaka bir kenara not edin. Çünkü bu kız 28 gün sonra tekrar regl olcak ve sizde o gün kızı eve atmak gibi bir salaklık yapmayacaksınız. Yalnız dikkat edin bir ay değil 28 gün. Ama haftaya aynı eve gelip kızla moda girmeye başladığınızda bambaşka bir kızla karşılaşacaksınız. Bunun nedeni de şu: kızların regl dönemlerinin hemen sonrasında her zamankinden daha azgın oldukları bilimsel olarak kanıtlanmış bir şeydir. Yani ne yapıp edip bir şekilde kızın hangi tarihte regl olduğunu mutlaka öğrenmelisiniz. Sakın sormayın; cevap vermezler. Hatta %90'ı regl olduklarını bile inkar ederler. Çünkü bu kızlar için çok utanç verici bir şeydir.




Bu işi de alnınızın akıyla aştınız. Kız bir kere o eve geldi ya, artık siz ne zaman o arkadaşınızın adını ansanız kız sizin sevişmek istediğinizi anlayacaktır. Kızlar sevişmek istemeyen yaratıklardır gibi bir düşünceye sahipseniz hayatınızın en büyük yanlışını yapıyorsunuz. Siz bir kere istiyorsanız onlar on kere ister. Ama bunlar kendilerini ağırdan satma rolüne girdiklerinden, bunu size belli etmemek için ellerinden gelen her şeyi yaparlar, ama siz gerçeği biliyorsunuz. O yüzden kızı her türlü eve atabilirsiniz artık. Ama şimdi dikkat etmeniz gereken bir şey daha var. Bu arkadaşınıza her zaman işiniz düşeceğini sakın aklınızdan çıkarmayın. O yüzden sürekli olarak gidip bu arkadaşınızın gönlünü hoş edin. Yoksa herif haklı olarak birkaç seferden sonra size uyuz olur ve size evi vermemek için türlü bahaneler uydurur. Yalnız yaşayan tiplere için yapabileceğiniz en büyük kıyak sevgilinizin en yakın arkadaşını bu herife ayarlamaktır. Tabi ki siz bunu yapmak için uğraşmayacaksınız. Siz sadece gidip kendi salak kız arkadaşınıza "Senin kankiyle benim kanka çıksa ne süper olur" değil mi şeklinde gaz verin. Gerisini kız halleder zaten. Aynı zamanda bu soru kızın kendisinden çok daha salak kankisi tarafından kıza hemen hemen her gün soruluyordur. Yani kısacası bu salak kızlar en yakın arkadaşlarının sevgililerinin en yakın erkek arkadaşlarıyla çıkmayı bir marifet sanırlar. Ve sizin de rahatlıkla anlayabileceğiniz gibi kız buna zaten dünden hazırdır. Bu işlemi yaparak yine bir taşla kuş katliamı yapacak ve kendinizi sağlama almış olacaksınız. Yani hem bu kuyruk mevzuundan, hem ev sorunundan, hem de arkadaşınızın abazanlık sorunundan kurtulacaksınız.Kaynakwh webhatti.com:




ALTERNATİF KIZ ATMA TAKTİKLERİ...




Öncelikle kesinlikle aklınızdan çıkarmamanız gereken şey kızı eve atmanın zannettiğinizden çok daha zor olduğudur. Bunun için de onlarca taktik geliştirdik tabii. İhtiyacınıza göre aşağıdakilerden bir veya bir kaçını kullanabilirsiniz. Kızı eve atmanızın nedeni bariz. Öyleyse en çok efor sarf etmemiz gereken konu da bu. Şimdi gelelim taktiklerimize.




1. Doğum Günü Olayı: Kızı eve atmanız için en etkili yöntemlerden birisi "doğum günü partileri"dir. Bu konuda önünüze bir kaç seçenek çıkar:




Kızın doğum günü: Bu doğum günü kızın kendi evinde kutlanacaksa kızla en fazla dans edersiniz. Hediyeye vereceğiniz paranın boşa gideceği yetmiyormuş gibi bir de evde şekilden şekile girersiniz. Deplasmanda olacağınız için pek şansınız yok. Önermiyoruz. Ama şöyle olabilir. Kızın doğum gününü başka bir arkadaşınızın evinde kutlayın. O zaman başka tabi. Süper dakikalar yaşayabilirsiniz.




Sizin doğum gününüz: Kızla baş başa kalabilmek için en iyi yöntemlerden biridir. Doğum günü partiniz için pasta, kola, çerez vb. alın. Kıza da parti olduğunu söyleyin ve "gelmezsen partinin bir anlamı olmaz" diye de gaz verin. Doğum gününüze kızdan başka kimseyi çağırmayın. Bu salak kız ise kalabalık bir partiye geleceğini sansın. Kız ilk olarak gelmişte diğer arkadaşlar gecikmiş rolüne yatın. Sonra da action Tabii bu arada size söz verip de gelmeyen tüm arkadaşlarınıza lanetler yağdırın. Ya da hiç kasmayıp kıza "yarın doğum günüm ve ben seninle baş başa ve romantik bir şekilde kutlamak istiyorum " diyin. Büyük ihtimalle kabul edecek ve tuzağınıza düşecektir.




Aslında doğum günü olmayan arkadaşınızın doğum günü: Başlıktan da anlayabileceğiniz gibi yine yalan uyduracağız. Kıza şöyle bir yalan uydurun. "Çok samimi bir arkadaşımın doğum günü var; birlikte gideriz di mi aşkım? N'olur beni yanlız bırakma! Herkes sevgilisiyle gelecek". Kız bunun onu eve atmak için yapılmış bir tuzak olduğunu aklından bile geçirmeyecektir. Kızı gelmeye ikna ettikten sonra hemen boş bir ev ayarlayın bir kaç arkadaşınıza da "parti var abi" gibisinden gaz verin. Kesin bu fırsatı kaçırmayacaklardır. Kız sizin arkadaşınızın hangi gün doğduğunu bilemeyeceğine göre arkadaşınız bugün benim doğum günüm/babamın öldüğü yaştayım geyiği yapacak. Kızlar asla "göster lan kimliğini" diyebilecek zekaya sahip değildir. Bu açıdan korkmanıza hiç ama hiç gerek yok. Bu parti işi size gereğinden fazla pahalıya malolacak. Ama ne demiştik; kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez. Böyle bir partide daima içki içebilirsiniz. Çünkü bu sizin değil arkadaşınızın doğum günü. Kız her ne kadar "ben içmeyeceğim!" dese de mutlaka biraz içecektir. İçmesi sizin açınızdan çok iyi olur. Bu salaklar içince hemen verirler. Kızı o eve getirdiyseniz ve bir de içirmeyi başardıysanız olay tamamdır. Her türlü doğum günü partisinde...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder